Bu yasa daha çok can yakar

Bu yasa daha çok can yakar
Son iki ayda tam olarak ne yaşıyoruz, ekonomistler bile çözebilmiş değil, yatıyoruz zam, uyanıyoruz ek vergi, hiçbir şeyin fiyatı sabit kalmıyor, sürekli değişen ve artan fiyatlar.
Öyle ki artık zamlara tepki bile gösteremiyoruz, ‘bir su ver’, ’15 lira’, ‘iyi tamam’ ekmek 7.5 oldu, arkadaşınla yediğin yemek 400 lira, çay-kahve içtin 120 lira, ‘daha geçen gün 80 liraydı’ bile diyemiyorsunuz.
Ulaşıma da ciddi zam geldi, artık bir yerden bir yere gitmekte ciddi maliyet.
Her kaleme hiç durmaksızın, üst üste zam yağarken, hayatın her alanı, özellikle de konut sektörü bundan ciddi anlamda etkileniyor.
Hükümet, artan konut fiyatları nedeni ile kiracıların mağdur olmaması için bir yasa çıkardı, ‘konutlara yüzde 25’ten fazla zam yapılamaz’ duyunca kulağa hoş geliyor, kiracıyı bir anlamda mutlu ediyor bu yasa…
Ama uygulama da kimsenin o kadar mutlu olduğu yok.
Temmuz ayı kiracı olarak bulunduğumuz ofislerimizin olduğu iş yerinde ‘zam’ ayıydı.
İşletme sahibi, yüzde 300 oranında zam talep ederken, kiracılar yüzde 200 oranına razı olarak masaya oturuyor, bazıları da şartları zorlayıp, yüzde 25 zammı yapıp, sözleşme sonuna kadar ofisinde kalmayı tercih ediyor ama o zaman da işin rengi değişiyor.
Hizmet almakta zorlanıyor, gerilimli olduğu bir işletmeye girip-çıkmak zorunda kalıyor.
Bizim bulunduğumuz işletme, ticaretin döndüğü, Gebze’de marka bir alan ve ortak bir yol bulunuyor, ama ortak yolun oranı en az yüzde 200 zammm.
Burada insanlar kar-zarar hesabı yapıyor, kazancına göre kira ödüyor da, ailesi ile başını soktuğu yuvasının normal kirasını zar-zor öderken, yüzde 200-300 lük zam nasıl ödenecek?, bu insanlar nasıl anlaşacak?
…Ve anlaşamıyorlar…
Ev sahibi ekonomik verileri göstererek, doğal olarak, kira arttırımı, en az iki katı zamla kapıyı çalıyor, kiracı da ise dert büyük, ekmek alamaz, çocuğunun okul giderini karşılayamazken, üstüne birde ikiye katlanan kira…
Ev sahibi-kiracı kavgasını, kavga olmuyor, kan akmıyorsa bile tartışmasını, kırılmaları, gerilmeleri bir çoğumuz çevremizde görebiliyoruz, ben bu türden tartışma ve gerilime çokça şahit oluyorum.
Küfürlü, tekme-tokatlı kavgalara da şahit oldum, çok daha fazlasının olduğunu da, sosyal medyadan, haberlerden duymaktayız.
Yaralamalı, ölümlü kiracı-ev sahibi kavgaları çokça oluyor, olmakta, endişem şu ki, bu akan kan daha da artacak gibi gözüküyor.
Ev sahibi, artan enflasyondan, pahalılıktan, zamlardan, vergilerden güç alıyor, kiracı ise yasadan aldığı güçle dikiliyor ev sahibinin karşısına, her ikisinin de haklı gerekçeleri var, anlaşmaya varamadıkları noktada ise, kimin kime gücü yeterse…
Bu mesele yüzünden çok canlar yandı, çok kan aktı, dahası da olacak gibi gözüküyor.
Çözümü ne; işte sorun da tam burada, çözüm bulması gerekenleri bulduğu çözüm, daha çok çözümsüzlük yaratıyor.