Kirasını zor ödeyen, asgari yaşam standartlarının çok altında yaşayan vatandaş bile artık güne dolar ile uyanıyor.

Gün değil, saatler, dakikalar önemli, dolar sürekli yükseliyor, sürekli bir hareketlenme var.

Ülke’de ekonomiden kaygı duymayan, bu sorunu mesele etmeyen neredeyse kimse yok.

Dünya’ya entegre olmuş bir Ülkeyseniz dövizdeki artış, yaşamın her alanına etki eder.

Hiç alış-satışına bakmaksızın dolar artınca petrolde anında zamlanırdı, şimdilik petrol de dahil yaşam alanında doların etkisi hissedilmiyor.

Ama olacak bunu herkeste biliyor.

Hatta bu gidişat, hemen yarınlarda işten çıkarmaları, kapanan fabrikaları getirecek.

Buda bilinen bir şey.

Yaşanan süreç sadece taciri-tüccarı değil herkesi etkilemekte ve etkileri daha da hissedilir olacak.

Tüm bu olumsuzluklar karşısında Türk Halkı’nın da bir refleksi var.

Sosyal medya hesaplarında dolara ve ABD’ye meydan okuyanların paylaşımı da değerli, ‘savaşsa savaşalım’ diyenlerin de duruşu da önemli.

Ama hepsinden önemlisi, pazarlarda sergilenen sahne idi.

Soğan ve ekmeği alarak, ‘gerekirse soğan-ekmek yeriz’ diyerek, Türkiye’nin boyun eğmeyeceğini, teslim olmayacağını haykıran halkın tavrı çok kıymetli idi.

İşte tam da 15 Temmuz Ruhu bu.

Tam da Çanakkale’yi hatırlatan duruş bu.

Dün, tanktan, toptan, tüfekten korkmayanlar, bugün daha fakir olmaktan çekinmiyor.

Şimdi dolar, yarın işsizlikle tehdit edecekler belli.

Ve uygulanan bu senaryolarda sanayinin kalbi olan Gebze önemli.

Gebze’de yaşayanlar biraz daha dikkatli, temkinli ve sağduyulu olmak zorunda.

Bir ekonomik savaş söz konusu ise bu ekonomik savaşta da öncelikli bölgeler vardır, Türkiye içinde bu yerlerin başında Gebze geliyor.

Bu nedenledir ki, Gebzelilerin, Gebze’de ki STK’ların paylaşımlarını bu yaşananlara yaklaşımlarını daha değerli buluyorum.