Şu koronadan, Dünya’yı sarsan salgından hiç mi ders almadık…
Hayatımızı alt üst etti bu salgın.
Eğitimimiz, işimiz, aşımız, sağlığımız, aile hayatımız, tüm sosyal aktivitelerimiz, her şeyimiz etkilendi.
Bir çok şey hiç yapılamaz, bazı şeyler ise kısmen yapılır oldu.
Dünya’da 3 aydır, bizde ise 50 gündür virüslü, krizli günler yaşanıyor.
Kim ne derse desin Türkiye salgın ile mücadele de başarılı olmuştur.
Ölü ve vaka sayıları ile iyileşen hasta sayıları bunu gösteriyor.
Rakamlarda ki iyileşmeler, alınan tedbirler ve karantina koşulların da bir nebze gevşeme olabileceğini gösteriyor.
Okulların açılması, restaurant ve cafelerin açılması, iş yaşamanın daha fazla olumsuz etkilenmemesi, hatta futbol maçlarının başlaması gibi tedbirlerde gevşemeler tartışılıyor.
Şehirler arası seyahat kısıtlaması, 65 yaş üstü ile 20 yaş altının sokağa çıkma yasağı ve hastanelerin polikliniklerinin açılması bana göre en öncelikli konular, okulların açılmasını da buna ekleyebiliriz.
Ama biz bu ‘gevşeme’ tartışmasının hemen ardından ilk olarak AVM’leri konuşmaya başladık.
AVM’ler ne zaman açılacak?, AVM’ler de işleyiş nasıl olacak?, AVM’de hangi bölümler açık olacak?....AVM’de AVM..Hay sizin AVM’nize….
Nasıl bir AVM çılgınlığı var ki, bitmekte bilmiyor.
Yahu Türkiye’de kaç tane AVM var ki, havalandırması muntazaman çalışıyor olsun, kaç tanesinde gönül rahatlığı ile girip alış veriş yapabilirisiniz ki…
Hani normale dönüş için adımlar atılsın, hastaneler diğer hastaları da kabul etsin, eğitim başlasın, yasaklar kalksın, hepsi doğru zamanda, olması gerektiği koşularda yapılsın, inşallah tez zamanda bunlar olur ama AVM’ler nedir ya….
Ben bugün açılsa dahi AVM’lere insanların çok gideceğini sanmıyorum ama önceliğimizin AVM olmasını da anlamış değilim.
