Kocaeli bölgesinin en genç belediye başkan yardımcısı olan Cüneyt Şentürk, hakkındaki tüm iddiaları yanıtladı. Sahte fatura olaylarına adı karışan Şentürk, ‘Ben yıllardır ticaret yapan bir iş adamıyım. Ancak, başkan yardımcısı olduktan sonra karalama kampanyalarına maruz kaldım” dedi.
 
 
Son zamanlarda Darıca siyasetinin en çok konuşulan ismi Belediye Başkan Yardımcısı Cüneyt Şentürk, suskunluğunu gazetemize bozdu. Gerek sosyal medyada gerekse yerel basında aralıklarla gündeme getirilen konularla alakalı kendisine sorular yönelttik. O da tüm sorularımıza içtenlikle, dobra dobra cevap verdi ve gündeme bomba gibi düşecek açıklamalarda bulundu. Şentürk, naylon faturadan soruşturma geçirdi mi? paravan şirketleri mi var? AK Parti kongresine müdahil oluyor mu? Darıca’da her şeyi belirlediği öne sürülen Cüneyt Şentürk kim? Tüm bu soruların cevabı işte bu Röportajda…
 
 
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
 
Cüneyt Şentürk: 1986 yılında İstanbul-Üsküdar’da doğdum. İlk ve Orta Okulu Gebze Eşrefbey İlkokulu’nda okudum. Lise sınavlarında Gebze Anadolu Lisesini kazandım. 4 yıl orada okuduktan sonra Kocaeli Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliğini kazandım. Okul hayatım bittikten sonra Sivas’da vatani görevimi yerine getirdim ve daha sonra aktif siyasete giriş yaptım. Ticarete ise babamın gıda sektöründe faaliyet gösteren iş yerinde başladım. Şuan Darıca Belediye Başkan Yardımcılığı görevini yürütmekteyim.
 
Siyasete girişiniz nasıl ve hangi partide başladı?
 
Cüneyt Şentürk: Aktif siyasete AK Parti üyeliğiyle başladım. Siyasete ilgim ailemden kaynaklı oluştu. Anne ve babamın Recep Tayyip Erdoğan sevgisi bizi siyasete yönlendirdi. Partinin kuruluşundan sonra yaşım 18’i doldurduğunda, Gebze’de yaşadığımız için siyasete ilk olarak AK Parti’ye üye olmakla başladım. Kısa bir süre yaşadığım Manavgat’da ilçe gençlik kollarında görev aldım. Manavgat’tan sonra Darıca’ya döndüm. Mustafa Öztürk’ün AK Parti Darıca Gençlik Kolları başkanlığı döneminde Bayramoğlu Gençlik Kolları teşkilatında göreve başladım. Daha sonra İlçe Gençlik Kolları yönetimine girdim. 2 dönem Darıca Gençlik Kolları başkanlığı yaptım. Ardından Muzaffer başkanımın son İlçe Başkanlığı döneminde ana kademe Tanıtım ve Medyadan Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevini yürüttüm. 31 Mart 2019 seçimleriyle Darıca Meclis Üyesi seçildim ve seçimleri kazanmamızla birlikte Muzaffer başkanımızın oluruyla Belediye Başkan Yardımcılığı görevine getirildim. Halen bu görevi sürdürmekteyim.
 
 
Siyasetin yanı sıra başarılı bir iş hayatınız var. Ticaret hayatınıza nasıl başladınız?
 
Cüneyt Şentürk: Babam 26 yıl gıda sektöründeydi. Kendi yerimizde tabldot işi yaptık. Sabancı, Lever gibi büyük şirketlere yıllarca yemek verdik. Daha sonra ise ambalaj sektöründe kendi yerimi açtım. Yemek işinde bardak, çatal, peçete gibi ‘kullan at’ diye tabir edilen ambalaj malzemelerinin tamamını dışarıdan tedarik edince bu sektöre girmeye karar verdim. Sektöre ilk girdiğim zamanlar Sultan Pastaneleri’nin büyük desteğini gördüm, tedarikçisi olduk ve birlikte uzun yıllar iş yaptık. Ambalaj sektöründe uzun yıllar devam ettikten sonra ikinci nesil kahve furyasında bu sektöre geçiş yaptım.
 
BAŞARILI BİR TİCARİ HAYAT ÖYKÜSÜ
 
Bildiğimiz kadarıyla çok sayıda cafe açtınız. Kaç tane firmanız var?
Cüneyt Şentürk: Ambalaj işinden sonra palet siparişleri gelmeye başladı, müşteriye hayır diyemezdik. Böylelikle palet sektörüne girip, fabrikalara mal vermeye başladık. Ardından cafe sektörü geldi. Gebze’de ilk Kahve Diyarı açıldıktan sonra yoğunluğu görüp, Darıca’da böyle bir eksikliği fark ettim. Mustafa Öztürk ile birlikte Darıca Park AVM’de Kahve Deryası’nı birlikte açtık. Yanında Simit Sarayı’na birlikte başladık, daha sonra işlerimiz burada iyi gitti ve Darıca sahilde ikinci Kahve Deryası’nı hizmete açtık. Sahil Kahve Deryası’nı ortağıma devrettikten sonra, AVM’deki Kahve Deryası’nı da sattım. Bunların satışından sonra Gebze Tatlıkuyu’da Etiler Marmaris markasını Gebze’ye getirdim. Ondan sonra Gebze Belediyesi’nin karşısında Kahve Deryası’nı açıp, Etiler Marmaris’i sattım. 6 ay iş için bulunduğum Balıkesir’de de bir tane Kahve Deryası açtım. Gebze Belediyesi karşısındaki cafeyi eski bir meclis üyemize sattım. Sonrasında siyasi hayatıma ağırlık verdim. İş yerlerimin hiç biriyle bağım kalmayacak şekilde, sevdiğim insanlara devrederek ticari hayata ara verdim. Meclis Üyeliği öncesi Ataşehir’de açtığım cafe şu anda tek ticari işletmemdir. Bu iş yerlerinde birçok insana istihdam sağladık.
 
SAHTE FATURA OLAYININ ASLI NEDİR?
 
Piyasada, adınızın sahte fatura olaylarına karıştığı söylentileri dolaşıyor. Bununla alakalı neler söyleyeceksiniz?
 
Cüneyt Şentürk: Bu konuyu etraflıca anlatayım. Öncelikle ambalaj sektöründe ‘kullan at’ malzemelerden, Sultan Pastaneleri ve Türkiye Geneli 100 küsur şubesi bulunan Kahve Deryası A.Ş ye uzun yıllar malzeme verdim. Ambalaj sektörüne girdikten sonra çalıştığımız bazı firmaların ahşap palet, plastik palet ihtiyaçları olduğundan bize siparişler geliyordu. Palette hali hazırda ambalaj olarak geçtiğinden dolayı bu işe de girmiş olduk. Bu şirketlerle çalıştığım süre içerisinde malzemelerin tamamını başka firmalardan temin ettim. Bir zaman sonra palet sektöründe sahte fatura söylentileri başladı, çok başarılı çok iyi firmaların olduğu sektörde maalesef bir kaç kötü firma, sektörü bu hale getirdi. Birçok firmanın çekleri yazıldı ve batma noktasına geldi. Ürün aldığım firmalarında bazılarında fatura boyutunda bazı mali usulsüzlükler yaşanmış. Benim firmamda bu vesileyle incelemeye girmiş oldu. Bu süre zarfında bizimde adımız sahte fatura kullanan isimler ile anılmaya başladı. Tabii siyasetle uğraştığımızdan dolayı bu durumu kullanmak isteyen şantajcılar türedi. Bu konu daha önce incelemeye girmiş olmasına rağmen, Belediye başkan yardımcısı olduktan sonra makamımdan rant elde edemeyenler bu işi ısıtıp ısıtıp gündeme getiriyorlar. Bu konuda Belediye başkanımızın en başından beri bilgisi var, biz bunlara aldırış etmiyoruz. Hem ticari, hem siyasi ve hem psikolojik olarak bu süreç beni çok yıprattı, bu konuda mağdur olan kişi aslında benim. Ben bunun için vergi dairesine dava açtım. Mal sattığım yerlerle alakalı hiç bir usulsüzlük bulamadılar ama benim aldığım yerlerle alakalı problem çıktı. Ayrıca gayri yasal yollardan Vergi Dairesinden evraklarımın usulsüz olarak çıktığı ve gayri yasal yollardan benim incelemeye alındığımı öğrendik.
 
VERGİ DAİRESİNİ MAHKEMEYE VERDİM
 
Vergi dairesinde bununla ilgili bir evrak mı var, biraz daha açar mısınız?
 
Cüneyt Şentürk: Evet ambalaj ticaretimizde palet işin içine girdikten sonra bu tarz incelemeler geçirdik. Firmamıza inceleme evrakları geldikten sonra ben vergi dairesine dava açtım. Ticaretimi zedelediklerinden dolayı bu davalardan kati suret ile geri adım atmadım.
 
Davalar sonuçlandı mı? Ve bahsettiğiniz sadece sizin firmanız ile mi alakalı?
 
Cüneyt Şentürk: Benim mal sattığım firmalar ile olan kısmı sonuçlandı. Benim sattığım mallarda hiç bir şekilde sahte bir faturaya rastlanmadı. Çalıştığım her yer yıllardır ticaret yapan firmalardı. Esas problemi ise mal aldığım firmalar dolayısı ile yaşadım.
 
Mal aldığınız firmalar mı sahteydi yani?
 
Cüneyt Şentürk:  Hayır, mal aldığım yerler normal vatandaşın gidip mal alabildiği yerler, hala daha açık olan faaliyetine devam eden bir sürü yer var. Bizim sektörümüzde binlerce çeşit malzeme var. Her bir malzemeyi ayrı firmalardan almanız mümkün, karton bardak, karton oluklu koli, ambalaj kağıdı gibi malzemeleri hep farklı firmalardan almanız gerekiyor. Karton bardak yapan koli yapmıyor, koli yapan plastik bardak yapmıyor, onu yapan içten çekmeli havlu yapmıyor. Her biri ayrı firma. Benim esas sıkıntım bu Gebze ve çevresinde ki bölgelere sıkışmış olan bu tedarikçilerin hammadde aldıkları yerlerden dolayı yaşadıkları problemlerden kaynaklandı. Onların sahte evrak kullanımı sebebi ile bu işler en sonunda beni buldu. Mal temini yaptığım 100’lerce firma olmuştur, İstoç tan birçok firmadan tutunda bölgemizde birçok yerden mal aldık. Bunların bir kaç tanesi ile ilgili sıkıntılar yaşadık. Alt tedarikçileri ortak olan 7-8 firma bize bu sıkıntıları yaşattı. Ama piyasa sanki ben sahte fatura kesmişim ve paravan şirketlerim varmış gibi algı yaratılmaya başlandı.
 
 
Paravan şirket dedikleri yukarıda saydığınız cafeler mi?
 
Cüneyt Şentürk: Benim firmalarımın hiçbiri paravan değildi, hepsi çok ciddi yatırımlar ile yapıldı, her birinde en az 10 personel çalışıyordu. Sahte iş yapan insan bu kadar yatırım yapar mı? Anlattıkları gibi kolay yoldan milyonlar kazanan insan bunca riske girer mi?  Dediğim gibi, bu bahsettiğim firmalara ait olan tüm işletmeler benimdi. Aksini iddia eden çıksın söylesin. Bu iftiraları atanların birçoğu da buralara gelip benim kahvemi içmiştir. Hâla daha faaliyette olan bu cafeler sahte mi? Hepsi yerinde duruyor, Kahve Deryası’nın genel merkezine sattığım tüm kutular, malzemeler sahte mi? Benim sattığım peçete ile ağzını silip peçetenin sahte olduğunu, bunun hayali ticaret olduğunu söylüyorlar! Böreğe batırdıkları plastik çatalı veren benim ve bunun sahte olduğunu söylüyorlar.  Saydığım firmalar olmak üzere bugüne kadar 1 ambalaj firmam, 1 şahıs firmam ve 6 tane cafe açtığımdan dolayı toplamda 8 firmam oldu. Şu anda hiç bir Kahve Deryası ile bağım kalmadı. Hepsini sattım. Sattığım insanların birçoğu ise ortaklık yaptığım insanlar ve farklı kişiler. Yani bu firmaların hepsi ayrı isimlerde ayrı firmalar. Sahte iş yapan, hayali ticaret yapan, milyonlarca lira devleti dolandıran neden bu kadar yatırım yapar? Ayrıca sahtecilik yapan kendi ismi üstünden mi yapar bu işleri?
 
SİYASİ KİMLİĞİMDEN DOLAYI KARALAMAYA ÇALIŞIYORLAR
 
Ama demin de dediğim gibi siyasi kimliğimizden dolayı özellikle de başkan yardımcılığı görevine geldikten sonra bu şekilde yıpratma kampanyalarıyla uğraşmak zorunda kaldım. Halbuki genç yaşta böylesine bir göreve getirilmem takdir edilmesi gereken bir durum bence. Bölge siyasetinde sizlerde biliyorsunuz ki genç yaşta önemli görevlendirmeler çok yapılmıyor. Özellikle genç kardeşlerime örnek oldum, onların siyasi heyecanlarına katkıda bulunduğumu düşünüyorum. Maalesef ki bazen sahip çıkılması gereken değerleri aksine karalamak tercih ediliyor.  
 
İLÇE KONGRESİNE MÜDAHİL OLUYOR MU?
 
Birazda siyaset konuşalım, Darıca’da çıkması muhtemel olan ikinci liste ile ilgili sizin dâhiliniz olduğu konuşuluyor, ne diyeceksiniz?
 
Cüneyt Şentürk: Liste çıkarma ile ilgili basından takip ettiğim olaylar var. O listede bulunan her bir kişi benim kardeşim, ablam, ağabeyim. Biz AK Parti Darıca olarak ayrılmaz bir bütünüz. Liste çıkartacağı söylenen İl yöneticisi Murat Arslan teşkilattan birisidir. Kendisi Gençlik Kollarından beri beraber çalıştığımız ve şu an il yönetiminde olan birisi. Hem mevcut siyasette il yöneticisi hem de 8-9 yıldır Darıca Gençlik Kolları ve ilçe başkan yardımcılığı yapmış bir arkadaşımız. Ben Gençlik kolları ve Ana kademe teşkilat çalışmalarımı meclis üyesi olmamla beraber bitirdim. Murat beyle birlikte hareket eden teşkilat mensuplarımız da var. Hepsi çok değerli, dostlarımız, kıymetli arkadaşlarımız. Bu işin suhuletle çözüleceğine inancımız tam.  İnşallah teşkilatımız için hayırla neticelenecek bir süreç olur. AK Parti teşkilatları kendine yakışanı yapacaktır. Şu anda bütün enerjimi ve çalışmalarımı Belediye Başkan yardımcısı olarak sorumluluk alanımda çalışarak, kentimize en güzel şekilde hizmet etmeye harcıyorum. Seçimin nasıl ne şartlarda yapılacağı konusu beni ilgilendirmiyor. Hepsi benim ailem ve sevdiğim insanlar, hayırlısı ne ise o olsun diyorum.
 
 
En genç Belediye Başkan Yardımcısı sizsiniz. Bu genç yaşta, böylesine önemli bir göreve getirilmenizi neye bağlıyorsunuz?
 
Cüneyt Şentürk: Kesinlikle o zamanki ilçe başkanımız Muzaffer Bıyık’ın sağduyusu, feraseti ve sabrına bağlıyorum. Bizim hatalarımızı hep göğüsledi, doğru yolu gösterdi. Bizi teşkilata kazandırdı, bizi belediye başkan yardımcısı yaparak gururlandırdı. Mahalle teşkilatları AK Parti siyasetinin bel kemiğidir. Ben de görevde bulunduğum süre içerisinde Gençlik Kolları başkanı olarak hem de ilçe başkan yardımcısı olarak mahallerimizle uyum içerisinde çalıştım. Her hafta mutlaka bir mahallenin iletişimcisi olarak teşkilatlarda hazır bulundum, toplantılara katıldım. Zannediyorum ki bu çalışmalarımız neticesinde o zaman ki ilçe başkanımız, şimdi Belediye başkanımız Muzaffer Bıyık bizi bu göreve layık görmüştür. Ben bu görevin bana verilmesini teşkilatçı olmama bağlıyorum.
 
BELEDİYE ÇALIŞMALARI NE DURUMDA?
 
Başkan yardımcısı olduktan sonra ne gibi hizmetler yaptınız?
 
Cüneyt Şentürk: Kütüphane müdürlüğümüze bağlı olarak ciddi yerleri kazanan kardeşlerimiz var Hacettepe Tıp Fakültesinden tutun da Endüstri mühendisliği, Hukuk bölümü vs kazanan çok fazla öğrencimiz var. Doğru işler yaptığımıza inanıyorum. Bu müdürlüğe bağlı İskoliye Sanat Akademimiz var ney, gitar, saz, tiyatro, piyano ve drama derslerimiz var.  Kültür Sosyal işler müdürlüğümüzde ise en çok ses getiren işlerimizin başında Kütüphane Müdürlüğümüzle ortaklaşa yaptığımız Sokak Tiyatroları oldu. İnanılmaz bir teveccüh yakaladık. Bunun dışında Engelsiz Yaşam Merkezimizden, sosyal yardımlara kadar beyan esaslı çalışıyoruz. Belediye başkanımızın büyük desteği mevcut, bizlere güveniyor bizde onu mahcup etmemek için çabalıyoruz.
Bilgi işlem müdürlüğümüz de işler rutin devam ediyor. Biraz daha geliştirip belediyemizin çalışmalarına daha fazla katkı sağlama çabamız söz konusu. Son olarak İşletme ve iştirakler müdürlüğümüzde ise işler tam istediğimiz gibi. Deniz Köşk Restoranımızı yeniledik 2019 a göre %133 gibi bir artışımız var ciroda. En eski çay bahçelerinden Dudayevi yeniledik modern bir hal aldı. 2019 Ağustosa göre 2020 aylık ciroda 11 kat gibi bir artış sağladık. %879 gibi ciddi bir artış. Bayramoğlu’nda ise geçen yaz açtığımız yeni nesil cafede geçen seneye göre %642 gibi bir artışımız var. Darıca’nın en güzel noktalarından olan Seyir Köşkümüzde ise geçtiğimiz yıllarda da iyi bir performansı olan yerde %37 gibi bir artışımız var.
 
Başka proje var mı?
 
Cüneyt Şentürk: Son 2 projemiz var, biri Metro’dan dolayı taşınan Hilal Kafeteryayı daha modern hale getirdik. Diğeri ise 800 m2 gibi bir alana, Su ve Su Ürünleri Balık Restaurant yeme içme tesisi yapacağız.
 
Yaşınız genç, siyasette bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?
 
Cüneyt Şentürk: Belediye Başkanımızın üstün gayreti ile gerçekleştirdiği işlerde omzundan yük almaktan başka gayem yok. Gelip gelebileceğim en yüksek mertebeye beni taşıyan başkanımıza leke getirmeden çalışmaktan başka düşündüğüm bir şey yok.