Kulis Dergisi’nin sorularını cevaplayan Soba, 2017 beklentilerini de dile getirdi. ‘Bu topraklarda yaşamanın bir bedeli var’ diye Soba, “2016 yılı çok önemli bir yıldı, 2016’dan almamız gereken dersler var. Bu yıldan aldığımız ders ile 2017’de yerel ve genelde daha güzel işler yapa hedefinde olacağız” dedi.

Hasan Soba röportajının ayrıntıları;
2016 yılını ticari olarak sizce nasıl geçti?
Şahsi ticari işlerime çok zaman ayıramıyorum. Malum ülkemizde gündem çok yoğun ve sıcak oluyor. Ama elimizden geldiği kadar zaman ayırmaya çalışıyoruz. Herkese işlerini ihmal etmemelerini tavsiye ediyorum. Ülkemizin de buna ihtiyacı var, herkes işini iyi yapmak zorunda. Fabrikada çalışan işçi kardeşimizde, sanayicide, siyasetçisi de en iyisini yapmak zorunda. Bu topraklarda yaşamanın bir bedeli var ve şuan küçük bir Çanakkale savaşı yaşıyoruz. O yüzden her anlamda güçlü olmalıyız. AK Parti iktidarı döneminde farklı dönemlerde farklı sıkıntılar yaşadık ama hepsini atlattık Allah’ın izniyle. Hem milletimizin yoğun desteği hem de cenabı Allah yardım ediyor. Bu vesile ile şuan yaşanan sıkıntıları da, ekonomik anlamda olan sıkıntıları da inşallah atlatacağız.

2016 yılı siyaseti için neler söyleyeceksiniz?
2016 yılında çok şeyler konuşulur ama 15 Temmuz hain darbe girişimi bunların hepsinin önüne geçmiş oldu. Ülkemiz daha önce birçok darbe yaşadı. Âmâ bu girişim hepsinden çok farklıydı. Kendi halkına ateş eden, kendi meclisini bombalayan hainler tarafından yapılış bir darbe girişimiydi. Bu darbenin diğer farklı yönü ülkemizin birlik ve beraberliğine ülkemizin toprak bütünlüğüne yapılmış bir darbe girişimi olmasıdır. Yani Türkiye’nin bölünüp parçalanması için FETÖ terör örgütü tarafından yapılmış bir darbe girişimiydi. Ama hamdolsun ki birlik ve beraberlik içerisinde bu girişim atlatıldı. Şer odaklı bu girişimin ülkemize hayırlı olan kısımları da oldu. Ülkemizin birlik ve beraberliği için bir araya gelebileceğimizi gösterdik. “Söz konusu vatanda gerisi teferruattır” lafını hep slogan olarak kullanırdık ama bu lafın gerçek manasını yaşadık. Dini, dili, ırkı, mezhebi ne olursa olsun içinde en ufak vatan sevgisi olan herkes meydanlara çıktı. İnşallah ülkemiz bir daha böyle hain girişimlere maruz kalmaz.

15 Temmuz darbe girişimi haberini ilk nerede aldınız?
Darbe girişimi gerçekleştiği saatlerde Milli Savunma Bakanımız Fikri Işık ile birlikte İzmit’te bir düğündeydik. Gebze’ye geldim, bir arkadaşımın yanına oturmaya gittim, orada muhabbet esnasında öğrendim. Türkiye’nin darbe tarihlerini okuyan birisi olarak açıkça söylemek gerekirse o an inanmadım. Ama bu paralelce ihanet çetesinin bir şeyler yapacağını, rahat durmayacaklarını tahmin ediyordum. Darbe bunun en son sınırıydı. Yâda halka ateş açacaklarını, meclisi bombalayacaklarını, biri söylese inanmazdık. Sonra cep telefonumdan sosyal medyaya bakarken İstanbul’da köprüye hareketliliğin olduğunu görünce bu durumu ilk olarak ciddi istihbarattan dolayı tedbir alındığına yorduk. Birkaç dakika sonra bir darbe girişiminin olduğunu öğrenince telefonlar susmadı. Ailemden farklı noktada oturduğum için, çocuklarımda çok küçük olduğu için ailemi baba evime bıraktım. Hemen arkadaşlarımızla birlikte hareketlendik. İl başkanımızın isteği üzerine İl’e gittik. Ama baktık ki yine her konuda olduğu gibi AK Partiye genel ve yerel desteğiyle her zaman ön planda olan Gebze, o gecede muhteşemdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın bir sözüyle Gebze’de yüzbinlerce insan toplanmıştı. Birlik ve beraberlik içerisinde darbe girişimini püskürterek atlattık. Tabi darbenin devletimize ve milletimize ciddi zararları oldu. Özellikle 17/25’ten sonra Sayın Cumhurbaşkanımız defalarca anlatmaya çalıştı. Hatta bunların ihanet ettiğini söyleyince yâda bunlara haşhaşi dediğinde bu kadar da olmaz diyenler vardı. Ama az bile söylediğini hep beraber gördük. Bu vesile ile 15 Temmuz gecesi şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize ve yaralı olan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. 15 Temmuz’dan öncesi ve sonrasında biliyorsunuz ülkemizde terör örgütleri tarafından atlatılan bombalar neticesinde de onlarca vatandaşımız şehit oldu. Zor bir yılı geçirdik ama inşallah bunların üstesinden geleceğiz. Başka çaremiz yok.

2016 yılında Gebze’ye yapılan projelerden bahseder misiniz?
Ülkemizde bu kadar yoğun bir gündem olmasına rağmen teşkilat faaliyetleri devam etti. Hiç birinden geri kalmayarak eksik dahi yapmadık. Hem yerel hem de genel anlamda Gebze’mize yapılması gerekenleri fazlasıyla yaptık. Gebze’nin hakkı ve hukukunun korunması noktasında, temsil edilmesi noktasında, yatırımların müzakeresi anlamında üzerimize düşeni fazlasını yerine getirdiğimize inanıyoruz. Bütün teşkilat mensubum ve emeği geçen kardeşlerime ve büyüklerime teşekkürlerimi sunuyorum. Anibal projesi yıllardır Gebze’de konuşulan bir konuydu, hamdolsun bu projenin başlaması da bizim dönemimize nasip oldu. Gebze Fatih Devlet Hastanesi projesine başlandı ve 2017’de tamamen bitmiş olacak. Yeni adliye binamız inşa edilip hizmete açıldı. Anibal projesinin yaza doğru yâda en geç yaz sonuna kadar da bitirilmesi planlanıyor. Aynı zamanda bölgemize kütüphane ve yeni bir küçük sanayi sitesi yapılması için görüşmelerimiz devam ediyor. Tabi ki eksiklerimiz ve taleplerimiz bitmeyecek.

2017 yılı ile alakalı hedef ve beklentileriniz nelerdir?
Hedef ve beklenti olmazsa hayatın pek bir anlamı da olmaz. İnşallah 2016 yılından da ders çıkartarak 2017’de hem yerel hem de genel anlamda daha güzel şeyler yapma hedefindeyiz. Birinci önceliğimiz teşkilat faaliyetlerimiz. Hamdolsun Gebze teşkilatlarının temelleri sağlam atıldı. Kuruluşundan bu yana çok başarılı ilçe başkanları oldu hepsine teşekkür ediyorum. Göreve geldiğimizde iddiamız vardı. Özellikle söylüyorum; aldığımız başarılı teşkilatın üzerine bizde bir şeyler koyalım, bu çorbada bizimde tuzumuz olsun. Yeni yılda siyaset ve ticarette üzerine bir şeyler koyarak hayatımızı devam ettireceğiz. Yerel ve genel anlamdaki hizmet noktalarında da böyle olacak. Referandum için hazırlarımız tamamdır. Gebze teşkilatları üzerine düşenin fazlasını yapacak. Rabbim bu süreci ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile kılsın.